Yeme İsteğiyle Savaşmalıyız!

Yeme İsteğiyle Savaşmalıyız!

20/11/2018

Hedefiniz doğrultusunda çok iyi ilerliyorsunuz; fakat birden, aç olmasanız bile yeme isteğiniz bir şekilde artmaya başlıyor. Buzdolabının içine yönelmeden veya bir kase atıştırmaya dalmadan önce, sizi yemeye yönelten duyguları ve olayları düşünün. Fiziksel açlıkla ‘’duyguların neden olduğu’’ açlık arasındaki farkı öğrenmeye çalışın.

                Sıkıldığınız zaman besin tüketiyor musunuz? Başka seçenekler bulun. Eğlenceli aktivitelerin bir listesini yapın: örneğin film izlemek, alışverişe çıkmak, bir arkadaşı aramak, internette gezinmek veya çocuklarınızla oynamak gibi. Listenizi buzdolabının kapağına yapıştırın. Sıkıldığınızda veya üzüldüğünüzde, yemek yerine bu listeden bir aktivite seçin.

                Duygulara bağlı yeme isteğinizi kontrol altına alın. Kızgınlığınızı gidermek, rahatlamak, yalnızlığınızı unutmak veya depresyondan kurtulmak amacıyla oluşan yeme isteğinden kaçının.

                Duygulara olumlu bir yaklaşım ve daha uygun yollarla başa çıkmayı öğrenin. Atıştırma yapmak yerine fiziksel aktivite yapmak, olumsuz duygularınızı çözümlemede daha kalıcı sonuçlar vermektedir. Bazen kendinize moral vermeniz veya bulunduğunuz ortamı değiştirmeniz, duygusal sorunlarınızın giderilmesinde önemli rol oynar.

                Yeme isteğinizi oluşturan sosyal durumlara karşı dikkatli olun. Partiler, arkadaş ve iş toplantıları gibi. Bu gibi durumlarda fazla yeme isteğinizle başa çıkacak bir çözüm yolu bulun.

                Unutmayın: gözden uzak olan akıldan da uzak olur. Şekerlemelerin, cipslerin ve diğer yüksek kalorili besinlerin görünüşüne kapılıyorsanız, bu tür besinleri ulaşılması zor bir yerde depolayın. Daha iyisi, etrafınızda bulundurmayın ve satın almayın. Bunların yerine taze-kuru meyve, çiğ sebze ve kuruyemiş (çiğ badem, fındık ve ceviz gibi) gibi daha az kalorili ve sağlıklı atıştırmalıkları evinizde, iş yerinizde ve çantanızda bulundurun.

                Bir kutlamayı mı hak ettiniz? Kendinizi ödüllendirin, fakat ödülünüz yemek olmasın. Kendinize yeni bir giysi, kitap veya eğlendirici bir şeyler alın. Bir tiyatroya, konsere veya spor müsabakasına gidin. Arkadaşlarınızı arayarak kendinizi ödüllendirin. Başarıyı hiçbir zaman yeme isteğine dönüştürmeyin.

                Mevsimsel yeme isteklerinin farkında olun. Örneğin televizyonda sonbahar ve kış sporlarını izlerken atıştırmak, sıcak bir yaz gününde asitli içecek tüketerek serinlemek veya tatillerde hem yemek hem de eğlenmek gibi. Mutlaka yemeniz gerektiğini düşünüyorsanız, ufak porsiyonlar veya farklı besinler tüketin. Sizi yemeğe neyin teşvik ettiğinden emin değilseniz, bir veya iki hafta boyunca yediklerinizi kaydedebilirsiniz.